23 Ağustos 2010 Pazartesi

insanları birbirine yakınlaştıran şeyler, aslında onları birbirine daha da uzaklaştırmaktan başka bir işe yaramıyor...


Telefonla konuştuğun insanla aranda her ne varsa, telefonla uzun süre konuşarak ona karşı olan hasretini körelttiğinin ve giderek o insandan uzaklaştığının farkında mısın?

Olmayabilirsin, bu doğaldır. Çünkü operatörünün sana verdiği bedava konuşma süresi bitmemiştir henüz, ya da sevgini yeniden üretebileceğini, onu daha fazla kılacağını sanarak sevgilinle konuşuyorsundur, aslında onu ve sevgini tükettiğinin farkında mısın?

Feysbuk ve benzeri platformlar insanları sonsuz bir dikizleme imkanı sunabilir sana ve herkese... Peki sabahtan akşama ve akşamdan tekrar sabaha kadar konuşsan da , iki dakikalık yüzyüze görüşmenin yerini asla tutamayacağını biliyor musun?

Satın aldığın lüx telefonların aslında senin bedeninin bir parçası olmadığını ve bunları taşımanın insana hiçbir extra özellik sunmadığını biliyor musun?

O kadar soru sorulabilir ki bu konuda... Bu konu çok önemli, insanın kendine ve çevresine yabancılaşmasının hikayesidir bu. Metalaşma ve insanları sadece ihtiyaç anında başvurulacak bir imdat çekici olduğunu varsayan bu tarz yaklaşımlar yarattığı değersizlikler sebebiyle, ihtiyaç anında ulaşılabilecek bir çekiç dahi bulamayacaklardır. Telefonlarınızı bir köşeye bırakın, sadece bir anlığına da olsa gidip yüzyüze görüşün arkadaşlarınızla ya da sevgilinizle.

Sabaha kadar konuşmanın kimseye faydası yok, uzaklaşmak bunun karşıkonulmaz bir sonucu olacaktır...